goz-kapagi-estetigi-ameliyati

Göz Kapağı Estetiği

Göz Kapağı Estetiği

Göz Kapağı Estetiği

Yüzdeki yaşlanma bulgularından bahsederken yüzün bir bütün olarak düşünülmesi gerekir. 30 yaş sonrası alın ve kaşlar aşağı doğru yer değiştirmeye başlar. Bu durumda üst göz kapağı derisinde bollaşma olur. 50 yaş sonrasında ise üst göz kapağı kasları incelerek hem deri bollaşır hem de göz çukurunda yağ yastıkçıkları daha da belirgin olur. Bu doğal süreç aileden alınan genetik özelliklere bağlı olarak kişilerde daha erken de belirebilir.

Alt Ve Üst Göz Kapağında Yaşlanma Belirtileri Nelerdir?

Üst göz kapağında yaşlanma belirtileri alında yaşlanma ile ilgili bir durumdur; alt göz kapağı ise yanaklar ile yakından ilişkilidir. Yanakta olan yağ dokusu yer çekiminin de etkisi ile aşağı doğru yer değiştirmeye başlar. Bu durum da alt göz kapağı altında çöküntü ve ağız kenarında gülme çizgilerinin belirmesi ile kendini belli eder.

Alt göz kapağı derisinin incelmesi ile alt göz kapağı çevresinde kazayağı denilen çizgiler oluşmaya başlar. 50 yaş dönemlerinde göz kapağı kaslarının da zayıflaması ile göz küresindeki yağ yastıkları önlerindeki desteği kaybettiklerinde daha belirgin hale gelirler.

Ameliyattan Önce Yapılması Gerekenler Nelerdir?

Ameliyattan bir hafta önce ile aspirin ve benzeri ilaçların kullanımı bırakılmalıdır. Aynı zamanda yeşil çay gibi bitki çaylarının ve E vitamininin kan sulandırıcı etkisi olduğu için bunların da ameliyattan bir hafta önce tüketiminin bırakılması gerekir. Göz tansiyonunun fazla olması, hipertansiyon, tiroid hastalıkları, göz kuruluğu gibi rahatsızlıklar göz kapağı estetiği ameliyatlarında riski artıran durumlar arasında yer alır. Bu kronik rahatsızlıklardan birine sahip hastaların doktorları bilgilendirmesi önemli bir konudur.

Üst Göz Kapağı Estetiği Ameliyatına Nasıl Karar Verilir?

Alın ve kaşların muayenesi yapılarak kaşların seviyeleri kontrol edilir. Göz kapak hareketleri değerlendirilerek bir sorun olup olmadığı incelenir ve test edilme işleminden sonra kaş seviyesi aşağıda olan ve alında ince çizgilenme mevcut olan hastalara ameliyat öncesi botox yapılarak üst göz kapakları tekrar değerlendirilir. Göz kapaklarında bolluk varsa ve üst göz kapağında belirgin dolgunluk bulunuyorsa endoskopik kaş kaldırma ve şakak germe işlemlerinin yapılmasına ve ameliyat esnasında üst göz kapaklarının tekrar değerlendirilerek üst göz kapağı estetiği yapılmasına karar verilir.

Üst Göz Kapağı Estetiği Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Yalnızca üst göz kapağı estetiği yapılacaksa lokal anestezi altında işlem gerçekleştirilebilir. Üst göz kapağı ameliyatı süresi ortalama 1 saat sürer. Çıkarılacak deri ve kas miktarına, ameliyattan önce hasta üzerinde yapılan çizim ile karar verilir. Bunun yanı sıra sıklıkla göz kapağının katlanma çizgisinde gizlenen çizgiler olabilir. Yapılan deri ve kas çıkartılması göz kapağında yeterli gerginlik sağlar. Ancak bazı durumlarda iç ve orta kısımda yer alan yağ yastıkçıkları çok belirgin olabilir. Bu nedenle çok az miktarda cerrahi işlem ile yağ yastıkçıkları da küçültülebilir.

Alt Göz Kapağı Ameliyatına Nasıl Karar Verilir?

Alt göz kapağındaki yaşlanmayı yanaktaki yaşlanma ile beraber değerlendirmek gerekir. Sıklıkla 40’lı yaşlardan sonra yanak dokusunun aşağıya doğru yer değiştirmesinden dolayı endoskopik cerrahi ile yanak dokusunun da yukarı alınması gerekir. Bu durumda işlem sonrasında hâlâ alt göz kapakçığında aynı zamanda alt göz kapağı ve bunun dışında yağ yastıkçıklarında belirginlik bulunuyorsa ise ameliyat esnasında alt göz kapağı estetiğinin de yapılmasına karar verilir.

Alt Göz Kapağı Estetiği Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Alt göz kapağı kirpiklerinin hemen altından yapılan kesi ile alt göz kapağı derisi kas ile beraber kaldırılır. Yağ yastıkçıklarında yapılan küçültme işlemi çok nadir yapılan bir işlemdir. Genellikle yağ paketlerinin göz çukuru kenarına yayılmasına ve göz altında oluşan çöküntülerin düzelmesine yardımcı olur. Bu çöküntünün giderilmesinde yanak kaldırılması ve yağ yastıkçıklarının yayılması işlemi yetersiz kalırsa yağ enjeksiyonu işlemi de yapılabilir.

Deri ve kas bolluğu uzaklaştırılma işlemi sonrası kas dokusu göz çukurunun dış duvarında kalır. Bu da yağ yastıkçılarına destek sağlar. Alt göz kapağı estetiği orta yüz germe ameliyatı ile beraber yapıldığında genel anestezi uygulanır.

Alt Göz Kapağı Ameliyatından Sonraki Süreç Nasıldır?

İşlemin tamamlanmasının ardından göz kapaklarının üzerinde bantlar olacaktır. Bunların olması görmeyi engel bir durum oluşturmaz. Göz çevresine işlem sonrası ödemi kontrol etmek amacı ile soğuk uygulama yapılır. Bu önlemlere rağmen göz çevresinde şişlik ve morluklar olabilir. Bu şişlik ve morluklar ilk 2 gün artarak ilerlerken 3. gün itibari itibarıyla azalmaya başlar. Erken dönemde kremler kullanılması morlukların geçmesine yardımcı olur. Özellikle işlem sonrası ilk saatlerde göz kapaklarını örten bantların üzerinde sızıntı ve hafif kanamalar görülebilir. Yorgunluk, öksürme ve hapşırma gibi durumlar bu tür şikâyetleri artırabilir.

İşlem sonrası ilk haftalarda sabahları uyanılması halinde gözlerin şiş olması son derece normal bir durumdur. Gün içinde şişlik giderek azalır ve ilk haftalarda rüzgâr ya da güneşe maruz kalınmasına bağlı olarak gözlerde gerginlik ya da batmanın yanı sıra sulanma da olabilir. Bu durumu önlemek için güneş gözlüğünden yararlanılabilir.

Göz Kapağı Estetiği Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Göz Kapağı Ameliyat Sonrası İz Kalır Mı?

Üst göz kapağında ilk dönemler iz kalabilmektedir. Fakat daha sonra bu çizgilerde zamanla kaybolmaktadır.

Göz Kapağı Ameliyatının Riskleri Nelerdir?

Seyrek olmakla beraber göz kapağı ameliyatı esnasında ya da sonrasında kanama sorunları yaşanabilmektedir.

Ameliyat Esnası Ağrı ya da Acı Duyulur Mu?

Ameliyat esnasında ağrı ya da acı asla hissedilmemektedir. O nedenle gönül rahatlığı ile ameliyata girmek mümkün olmaktadır.

Enfeksiyon Olursa Ne Yapmalı?

Enfeksiyon oluşması halinde sadece antibiyotik tedavisi ile kısa süre içerisinde tedavi olmak mümkündür.

Ameliyat Ne Kadar Sürer?

Üst ve alt göz kapağı ameliyatı lokal ya da genel anestezi altında 2 ya da 3 saat sürmektedir. Önce üst göz kapağı sonra ise alt göz kapağı ameliyat edilir.

Anestezi Geçtikten Sonra Ne Olacak?

Anestezi etkisi geçtikten sonra göz kapağı gergin hissedilebilmektedir. Bu normal olurken doktorlar tarafından önerilen ağrı kesici ilaçlar ile bu durum önlenebilmektedir.

kas-kaldirma (1)

Kaş Kaldırma

Kaş Kaldırma

Kaş Kaldırma

Kaşlar, insan yüzündeki ifadenin oluşumu açısından önemli bir göreve sahiptir. Duygu ve hislerimizi belirtirken yüzde oluşan mimiklere kaşlar eşlik eder. Öyle ki sinirliyken kaşlarımızı çatarız ya da gülümserken kaşlarımızı kaldırırız. Çünkü kaşlar bir kas yapısı ile birlikte hareket eder ve yüzümüzde oluşturmak istediğimiz ifadeye yardımcı olurlar.

Kaşların bir diğer misyonu ise gözlerimize dışarıdan gelebilecek diğer etkenlere karşıdır. Örneğin yağmur suları, yüzümüze gelen toz vb. maddeler alın bölgemizden aşağı süzülürken kaşlara takılır. Kaşlarımız da tıpkı kirpikler gibi işlevsel olarak göze gelebilecek zararlı maddelerin en aza indirilmesi için koruyucu görevi görür. Ayrıca estetik açıdan düzgün ve kavisli kaslar kişiyi çok daha çekici ve genç gösterir.

Kaş düşmesi nedir ve nasıl oluşur?

İnsan vücudu hücrelerin ve dokuların yenilenmesi ile sürekli bir gelişim halindedir. Ancak yaş ilerledikçe hücre ve doku yenilenmesi yavaşlar ve bir noktadan sonra durağan hale gelir. Bu durumun ilk örnekleri alın bölgesinde gözlemlenir. Çünkü yapısı gereği alın sürekli hareket halindedir ve doğal çizgilere sahiptir.

Dokuların bozulmaya başlaması buradaki kırışıklıkların ve dolayısıyla çizgilerin artmasına neden olur. Alın bölgesindeki deformasyon kaşların da bu durumdan etkilenmesine yol açar. Kaş düşmesi olarak bilinen durum bu şekilde ortaya çıkar. Yüz mimiklerine göre sürekli hareket halinde olan kaşların yapısı yavaşlar ve çizgisi bozulur. Genellikle kaş düşmesi yüzde daha ağır ve yaşlı bir görünüme yol açar. Ancak güncel teknikler yardımıyla bu istenmeyen görüntüden kurtulmak mümkündür.

Kaş kaldırma işlemine başvuran kişi, yüz hatlarına uygun şekilde ideal kaş görünüme kavuşabilir. Bunun için yatay eksendeki kırışıkları giderici işlemler yapılır ve gevşeyen kaş dokusu tekrar sıkılaştırılır. Doğru açı korunarak kaşlara kemerli bir yapı kazandırılır. Böylelikle yüz hatları çok daha genç ve diri görünür.

Kaş kaldırma kimlere yapılır?

Özellikle kadınların yüz yapısı hamilelik, emzirme vb. süreçlerden sonra değişiklikler taşır. Alın bölgesindeki dokularda hücre yenilenmesi yavaşlar ve bu alandaki kırışıklıkların sayısı artar. Yatay eksendeki kırışıklık oluşumu kaş düşmesi olarak bilinen duruma neden olur. Bu da kadınların yüz yapılarında daha yaşlı ve istenmeyen bir görünümün oluşmasına zemin hazırlar.

Zaman içerisinde kaşlarda gevşeme meydana gelir. Eğer zamanında müdahale edilmezse kaş çizgisi bozulur. İple kaş kaldırma yöntemi oldukça basit bir yaklaşım metoduyla bu sorunu ortadan kaldırır. Kaş düşmesi problemiyle karşı karşıya olan herkes iple kaş kaldırma tekniğine başvurabilir.

Kaş kaldırma hakkında bilinmesi gerekenler

Kaş kaldırma operasyonunda en sık kullanılan teknik iple kaş kaldırma tekniğidir. Son yıllarda giderek popülerleşen bu teknik sayesinde kaşlarda doğal bir görünüm yakalamak ve yüz hatlarına daha genç bir ifade kazandırmak mümkündür. Ancak yüzdeki söz konusu diğer kusurlar, tek başına kaş kaldırma işleminin yeterli olmasını engeller.

Bu yüzden alın germe, burun estetiği vb. diğer operasyon ihtiyaçları söz konusuysa kaş kaldırma işleminin yüz gençleştirmede tek başına yeterli olmayacağı bilinmelidir. Bu işlem sayesinde kaşların neden olduğu yorgun ve çökük yüz görünümü ortadan kaldırılır. Yüzde başka bir kusur yoksa kişiye 10 yaş daha genç bir görünüm kazandırılır.

Eğer kaş düşmesine zamanında müdahale edilmezse bu bölgedeki deformasyon göz kapaklarında çökme ve sarkma olmasına yol açabilir. Bunun sonucunda da çok daha yaşlı ve yorgun bir yüz görünümü ortaya çıkar.

Kimi kadınlar makyaj hilelerine başvurarak yüzlerine daha genç bir görünüm kazandırabileceklerini düşünseler bile eğer kaş bölgesinde deformasyon söz konusu ise bu çabaların hiçbiri istenilen sonucu vermeyecektir. Çünkü kaşlar makyaj uygulanan bölgelerden birisidir. Eğer kaş çizgisi ideal şeklinde değilse, kaş yapısında gevşeme ve çökme söz konusu ise ve kaşlarda seyreklik varsa yapılan makyaj etkisini yitirecektir.

Evet, belki de makyaj yaparak yanaklardaki veya alın bölgesindeki kırışıkları gidermek mümkündür ama kaşlardaki yorgun ve bitkin ifadeyi ortadan kaldırmak söz konusu değildir. Bu yüzden bu basit ama etkili işlem kaşlara çok daha genç bir görünüm kazandıracağı için göz ardı edilmemeli, yüz bölgesinde estetik açıdan üstlenmiş olduğu rol bir daha düşünülmelidir.

İdeal kaş görünümü nasıl olmalı?

Kaş yapısı belirli bir yaşa kadar hemen herkeste yüz hatlarıyla uyumlu olacak şekilde şekillenmiştir. Ancak orta yaş döneminde, özellikle kadınların kaş yapısında bozulmalar meydana gelir. Birden fazla hamilelik, emzirme vb. süreçler vücut yapısında yorgunluğa yol açar ve doku yenilenmesi yavaşlar. Dolayısıyla kadınlar bir süre sonra kaş yapılarının değiştiğini fark etmeye başlar. Bunun sonucunda da eski kaş görünümlerine kavuşmak için çeşitli makyaj hilelerine başvururlar. Ancak bu girişim uzun vadede hiçbir şey ifade etmeyecektir. Tam tersine, kaşlardaki gevşeme makyaj malzemelerinin yol açacağı deformasyondan dolayı daha da artacaktır.

Kaşların ideal görünümü herkese göre değişiklik gösterir ancak genel olarak kavisli bir yapıdan bahsetmek mümkündür. Aslında değişiklik gösteren kavisli yapının kaç derece olduğudur. Çünkü yüz hatlarının ve alın genişliğinin oranına göre kavis derecesi değişecektir.

Kaş kaldırma fiyatları

Kaş kaldırma işlemiyle ilgili bizlere en çok sorulan soruların başında bu operasyonun fiyatları gelir. Öncelikle kaş kaldırma operasyonunun sıklıkla tercih edilen bir estetik operasyon olduğunun altını çizelim. Geçmişte bu tarz operasyonların pahalı olduğu düşüncesi insanların çekingen kalmalarına yol açıyordu.

Günümüzde kaş kaldırma estetiğinin giderek yaygınlaşmış olması, maliyetlerin de aynı şekilde düşmesine yol açmıştır. Ancak kaş kaldırmanın herkes için farklılık gösteren bir operasyon olduğu unutulmamalıdır. Konu hakkında daha detaylı bilgi için WhatsApp destek hattımız üzerinden fotoğraflarınızı bizimle paylaşarak bilgi alabilirsiniz.

Kaş Kaldırma Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Kaş kaldırma herkese yapılabilir mi?

Evet, sağlık durumu uygun olan herkese yapılabilir.

Kaş kaldırma sonrası ağrı ya da sızı olur mu?

Hayır, iyileşme sürecinin ardından hasta normal hayatına devam eder. Herhangi bir ağrı söz konusu değildir.

Kaş kaldırma için hangi teknik kullanılıyor?

Bu işlem için başarısı kanıtlanmış iple kaş kaldırma tekniği kullanılmaktadır. Bu teknik bilinen en yaygın kaş kaldırma tekniğidir.

Kaş kaldırma kombine estetik ile yapılabilir mi?

Evet, botoks ve dolgu işlemleri ile birlikte yapılabilir.

Kaş kaldırma operasyonu ile kaşlarıma istediğim kavis verilir mi?

Teknik olarak bu mümkündür. Yüz yapınıza uymayacak bir kavis, doğal görünümü bozacaktır. Bu yüzden ideal ölçüden fazlası önerilmez.

Kaşlarımda tekrar düşme meydana gelir mi?

Bu durum kişiden kişiye değişiklik göstermektedir. Kaşların yoğun olarak kullanılması, alın bölgesinin bakımı vb. faktörler kaşlarda tekrar düşme oluşmasına yol açabilir. Bu süre ortalama 3 yılı bulabilmektedir.

Kaş kaldırma beni kaç yaş gençleştirecek?

Eğer yüzünüzde göze çarpan başka bir kusur söz konusu değilse bu yöntem sayesinde 10 yaş daha genç bir görünüm kazanabilirsiniz.

Tekrar iple kaş kaldırma yaptırabilir miyim?

Evet, iple kaş kaldırma işlemi istenildiği zaman tekrarlanabilir.

Kaşlarım seyrek olmasına rağmen iple kaş kaldırma yaptırabilir miyim?

Evet, seyrek kaşlar bu işleme engel teşkil etmez.

alin-germe (2)

Alın Germe Estetiği

Yüz Germe Ameliyatı

Alın Germe Estetiği

Sağlık durumunda herhangi bir problem olmayan herkese uygulanabilen alın germe estetiği sırasında alın bölgesindeki fazlalık ciltten uzaklaştırılmaktadır. Ayrıca kaşların duruşu üzerinde de çalışmalar yapılmakta ve alın bölgesindeki kırışıklıklar giderilmektedir. Bazı hastalar çatık kaşları düzeltmek için de alın germe estetiğine başvurmaktadır.

İşlem sonrasında hem kadınlar hem de erkekler çok daha genç bir görünüme ulaşabilirler. Ayrıca alın bölgesindeki kaşlar yumuşayacağı için göz kenar kısımlarında yığılma ya da kaş düşüklüğü gibi problemler de giderilmektedir. Genç ve ileri yaşta olan kişilerce tercih edilebilen alın germe uygulaması sonrasında herhangi bir iz kalmamaktadır.

Alın Germe Estetiği Öncesi Hazırlık Süreci

İşlemden önce hasta üzerinde plastik cerrah tarafından detaylı bir inceleme yapılmaktadır. Hastanın saçlı derisinin yanı sıra cilt ve yüz yapısı kontrol edilir. Buna ek olarak hastanın tıbbi geçmişi de dikkate alınmaktadır. Sonrasında alın germe estetiği riskleri ve yaşanabilecek sağlık sorunları değerlendirilir. Hasta ile beraber işlemden sonra karşılaşılabilecek sorunlar da detaylı olarak görüşülür.

Tüm bu görüşmelerin ardından alın germe operasyonu kararı alındıktan sonra işlemde tercih edilecek anestezi türü ve diğer teknikler de plastik cerrah tarafından belirlenmektedir.

Operasyona hazırlık sürecinde hastalara düşen bazı görevler vardır. Öncelikle alın kaldırma işlemiyle ilgili merak edilen her soru uzman doktora aktarılmalıdır. Çünkü işlemden önce herhangi bir kaygının olmaması gerekiyor. Cerrah tarafından detaylı cevaplandırılacak sorularla beraber hazırlık sürecinde bazı laboratuvar testleri talep edilir.

Ameliyat öncesinde ilaç kullanımları da sonlandırılmalıdır. Ayrıca operasyondan önceki gece yarısından sonra herhangi bir gıda tüketimi yapılmamalıdır. Bununla birlikte saçlar yıkanmalı ve ılık bir duş alınmalıdır. Son olarak aşağıdaki durumlara da mutlaka dikkat edilmelidir:

  • İşlemden 10 gün kadar önce alkol ve sigara tüketimi sonlandırılmalıdır.
  • Ameliyattan 1 hafta önce bitkisel çay ya da bitkisel ilaç tüketimi kesilmelidir.
  • Kan sulandırıcı ilaçlar da 1 hafta önceden bırakılmalıdır.
  • Ameliyat günü herhangi bir takı takılmamalı, oje sürülmemeli ve makyaj yapılmamalıdır.

Alın Germe Estetiği Nasıl Yapılır?

Alın germe estetiği genel ya da lokal anestezi altında uygulanmaktadır. Ayrıca sedasyonlu ve sedasyonsuz olarak da uygulanabilir. Aynı gün içinde taburcu olabilen hastalar için yine de bir gece hastanede istirahat önerilmektedir. Eğer ameliyat sedasyon altında yapılırsa, hastada hafif ağrılar oluşabilir. Ancak genel anestezinin tercih edilmesi halinde hastalar ameliyat boyunca uyutulmaktadır.

Doğal saç çizgisinin arka bölümüne paralel olacak şekilde bir kesi atılmasıyla başlayan işlemde cerrah, alın bölgesiyle kaş altında kalan bölgeyi birbirinden ayırmaktadır. Yani alın cildi ile kaşlar ayrılır. Daha sonra hastanın talep ettiği şekilde işlemlere başlanır.

Alın bölgesindeki fazlalık deri 1 ile 3 santimetre arasında kesilir ve başarıyla çıkarılır. İşlemden sonra tel sütür ya da dikiş kullanılarak ameliyat bölgesi kapatılır. Bu işleme alternatif olarak endoskopik teknikten yararlanılabilir. Bu uygulama genelde ileri teknoloji gerektirir. Saç çizgisinin arka kısmına küçük kesiler atılır.

Daha sonra endoskop deri altına yerleştirilir. Ardından farklı bir kesi açılır ve alın derisinin kaldırılması için cerrahi aletlerle giriş yapılır. Geçici olacak alın derisi yukarda tutulur ve alın germe estetiği tamamlanmış olur.

Günümüzde en çok kullanılan teknik, koronal kesi yeri açılarak yapılan ameliyatlardır. Saç ve derinin arkasında yer alan ve yaklaşık 5 cm mesafeli olan bölgeden kesi atılarak yapılan bu işlemde operasyon sonrasındaki iyileşme süreci daha kısadır. Endoskopik alın germe operasyonu da aynı şekilde tamamlanabilir. 2 saate yakın sürecek olan ameliyatın ardından hastalar taburcu edilmektedir.

Endoskopik Alın Germe Estetiği

Klasik alın germe ameliyatı yerine tercih edilen endoskopik yöntem çok daha kısa süreli olmakla beraber iyileşme hızı yüksek olan uygulamalardandır. Ancak ameliyata ciddi anlamda hassasiyet gösterilmelidir. Bu yüzden cerrahın da yeteri kadar tecrübeye sahip olması önemlidir.

Endoskopik donanım malzemelerinin bulunduğu profesyonel merkezlerde uygulanan bu işlemde saçlı deriden doku çıkarılmamaktadır. Sadece kemik üzerinden alın derisi serbest bırakılır ve gerilme bu şekilde sağlanır.

Kesilerin yapılacağı alan şakak bölgesidir. Endoskopik cihazlarla giriş yapılan bu alanlarda alın bölgesinden yukarı doğru germe işlemleri başlatılır. Bu sayede kaş ve alın üzerindeki bölge yukarıya doğru gerilir ve işlem kalıcı olur.

Alın Germe Estetiği Sonrasında İyileşme Süreci

Ameliyattan sonra operasyon alanında meydana gelebilecek ödemleri azaltmak amacıyla baş ve yüz bölgesine sargı uygulanmaktadır. Ayrıca işlemden sonraki gün yeni bir elastik bandaj ile sargı değiştirilir. Cerrahınız birkaç gün boyunca bu sargının kullanılması gerektiğini sizlerle paylaşacaktır. Ayrıca operasyondan sonraki 7 gün boyunca geceleri uyurken de bandajın kullanılması gerekir. Sadece ilk birkaç gün ödem oluşmaması için bu teknikten yararlanılır.

Alın germe işleminden sonraki günler soğuk kompres uygulaması faydalı olabilir. Oluşabilecek aşırı ağrı, kızarıklık ya da farklı komplikasyonlar için mutlaka doktor ile iletişime geçilmelidir. Alın bölgesindeki dikişler ise 1 hafta sonunda çıkarılmaktadır. Son olarak operasyondan sonraki 3 hafta kadar herhangi yorucu faaliyetlerde bulunulmamalıdır.

Alın germe operasyonundan sonraki 1 haftalık sürecin ardından duş alınabilir. Ancak duş alırken sıcak su tercih edilmemelidir. Ayrıca kolay bir operasyon olsa da iyileşme döneminde cerrahın tavsiyelerine dikkat edilmelidir. Ameliyattan sonra morluk ve şişlik oluşumu normaldir. Fakat uzun süreli ağrılara neden olabilecek durumlarda da yine doktorunuza başvurmanız gerekir.

Alın germe ameliyatı sonrasında yüz üstü uyunmamalı ve baş öne eğilmemelidir. Buna ek olarak dikişlerin zorlanmasına neden olacak tüm faaliyetlerden kaçınılmalıdır. Estetik cerrahının tavsiyelerine de dikkat ederek iyileşme dönemini başarılı bir şekilde tamamlayabilirsiniz.

Operasyonun sonrasında alın bölgesinde morluk veya şişlikler oraya çıkabilir. Bazen bu yan etkiler göz çevresi ve yanaklarda da görülebilir. Aslında normal karşılanması gereken yan etkilerin yanı sıra ilk günlerde yaşanabilecek batma ya da keçelenme gibi hislerin yaşanması, hastayı tedirgin etmemelidir. Buna ek olarak kesi alanlarına uygulanan dikişler 1 hafta sonra alınacağı için olağan yan etkiler de bu süreç sonunda ortadan kalkmış olacaktır.

Alın Germe Estetiğinden Sonra İlaç Kullanılabilir mi?

Estetik operasyonlar, uzman cerrahlar tarafından yapılmaktadır. Bu yüzden işlemden sonra cerrahın reçete ettiği ilaçların dışında takviye ilaçlar kullanılmamalıdır. Reçete edilen ilaçların tamamı iyileşme sürecini hızlandırmaya yöneliktir. Genelde ağrı kesici ilaçlar hastalara tavsiye edilir. Düzenli bir şekilde alınması gereken ağrı kesici ya da reçete edilen diğer ilaçlar, oluşabilecek komplikasyonları engellemektedir. Son olarak işlemden sonra doktorun önerdiği ilaçlar dışında farklı bir ilaca ihtiyacınız yoktur.

Alın Germe Ameliyatı için Alternatif Yöntemler

Günümüzde bu işlem için alternatif olarak farklı yöntemler de geliştirilmiştir. Bunlardan ilki Botulinum toksin uygulamalarıdır. Tüm dünyada en çok tercih edilen ve ameliyatsız bir yöntem olan toksin uygulaması, klinik ortamında kısa sürede tamamlanmaktadır. Kalıcı bir çözüm arayanlar için önerilir ve etki süresi genelde 6 aydır.Bir diğer alternatif iple asma yöntemidir. Ameliyatsız alın germe olarak da adlandırılır.

Scarlet S altın iğneli radyo frekans yöntemi de tercih edilebilir. Radyasyon içermeyen bir enerji çeşidi olan radyo frekans ile alın bölgesinde kontrollü bir sıkılaşma sağlanabilir. Boyun ve yüz için de tercih edilen bu uygulamada mikro enerjiler altın iğnelerle beraber alın bölgesine uygulanır. Bu sayede mikro sıkışmalar gerçekleşmektedir. Genelde birer ay aralıklarla 3 veya 4 seans yapılması tavsiye edilir.

Koronal germe, bir diğer adıyla taç germe işlemi de son zamanlarda merak edilmektedir. Bu uygulamada kesi açılan bölgede 6 ay boyunca uyuşukluk yaşanabileceği için tavsiye edilmez. Ayrıca ameliyat bölgesinde kaşınmalar oluşabilmektedir. Ek olarak saç çizgisi düşük olanlar ve ince telli saç olanların da bu uygulamaya başvurmamasında yarar var.

Ameliyatsız Alın Germe

Alın germe işlemleri ameliyatsız olarak da gerçekleştirilebilir. İple alın germe olarak adlandırılan bu durum daha çok ilerleyen yaşla beraber ortaya çıkan kırışıklıklarda tercih edilir. Yılların geçmesiyle birlikte cildin deforme olması ve sonuç olarak alın bölgesinde kırışıklıkların yaşanması elbette bireylerin güzel karşılayacağı bir durum değildir. Ek olarak sıkça yüz mimiği kullanan kişilerde de alın bölgesinde kırışıklık ortaya çıkmaktadır.

İple alın germe uygulamasına başvurmadan önce yüzün üst kısmı değerlendirilmelidir. Yani sorun tam olarak algılanmalı ve daha sonra uzmanlara başvurulmalıdır. Son zamanlarda popüler olan iple alın germe estetiği işleminde iyileşme süreci de oldukça kısadır ve operasyon sonucunda herhangi bir yara izi kalmaz.

Alın Germe Fiyatları

Ameliyatsız Alın Germe Ne Kadar Sürer?

Hastalardaki sorunlara göre 30 dakikaya kadar sürebilen bu işlemde ameliyat gerekmediği için tek seansta sorun çözülmektedir. Fakat uzman doktorun gerek görmesi halinde belirli bir süre sonra yeniden alın germe estetiği uygulanabilir. Bu işlem herhangi bir sağlık sorunu olmayan herkese uygulanabilir.

Ameliyatsız Alın Germe Nasıl Yapılır?

Ameliyatsız iple alın germe operasyonundan önce uzman hekim, hastanın alın bölgesini inceler. Ayrıca yüz bölgesi de kontrol edilerek sorunun derinliği araştırılır. Elbette hangi tür tedavinin izlenmesi gerektiği de kararlaştırılacaktır. Operasyondan önce işlem için ne kadarlık materyale ihtiyaç duyulduğu ve hangi ip türünün tercih edileceği de hasta ile paylaşılır. Alın ve yüz bölgesindeki sorunlar kontrol edildikten sonra deri altına ipler yerleştirilir ve alın germe süreci başlar. Kullanılan ipler medikal özellikte olduğu için vücutta herhangi bir sağlık problemine neden olmaz. Asıl önemli olan durum iplerin doğru bölgelere uygun olarak yerleştirilmesidir.

Alın Germe Estetiği Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Bu işlemde enfeksiyon riski var mıdır?

Günümüzde uygulanan her işlemde enfeksiyon riski bulunmaktadır. Ancak estetik cerrahının antibiyotik reçete etmesi ile bu risk ortadan kalkar.

Alın germe işleminden sonra normal hayata ne zaman dönülebilir?

İşlemden sonraki birkaç gün içinde normal hayata dönülebileceği gibi iş hayatına da dönüş sağlanabilir.

Alın germeden sonra ne zaman duş alınabilir?

Cerrahın tavsiyeleri bu aşamada dikkate alınmalıdır. Genelde 2-3 gün sonra ılık duş alınmaya başlanabilir.

Alın germeden sonra yaşanan ağrılar ne kadar sürer?

Ameliyattan sonra oluşabilecek ağrılar 2-3 gün kadar sürer. Bu ağrılar hafif ağrılar şeklindedir.

İşlemden sonra egzersize ne zaman başlanabilir?

Alın germe estetiğinden 2 hafta sonra egzersiz ve spora başlanabilir.

Kaç yaşında alın germe ameliyatı daha idealdir?

40 yaş ve üstü bu işlem için ideal olan yaştır.

liposuction-yag-aldirma

Liposuction Ameliyatı (Yağ Aldırma)

Liposuction Ameliyatı (Yağ Aldırma)

Liposuction Ameliyatı (Yağ Aldırma)

Liposuction, vücutta fazla olan yağların özel bir uygulama ile alınması işlemine denir. Normal şartlarda yetişkin insan vücudunda yağ hücresi sabit sayıda bulunur, ancak bunların hacmi kilo artışıyla da çoğalır. Doğal yollardan verilemeyen bu kilolar bazı fiziksel ve psikolojik zorluklar yaratmasından dolayı liposuction yöntemi ile azaltılır. Böylece kişiyi rahatsız eden yağlardan tek operasyonla kurtulmak mümkün hale gelir.

Liposuction Nasıl Yapılıyor?

Liposuction uygulanacak kısmın uygun yerleri içerisinde yapılan 3-5 mm kesiler ile yağ dokusu içerisine girilir ve özel hortum aracılığı ile vakum cihazına bağlı olarak özel metal kanüllerin ileri ve geri hareketleri ile yağ dokuları bölgeden uzaklaştırılır. Bunun yanı sıra 2-5 mm çapında olan bu kanüllerin uçları künt olup uç yanlarında yer alan deliklerden yağlar alınır.

Amaç ise, vücutlarda aşırı birikim yapan yağ dokularının yapmış olduğu çıkıntıları yok ederek vücut hatlarını orantılı yani estetik bir görünüme kavuşturmak olmaktadır. Liposuction uygulaması için vakum içinde değil enjektör içinde pistonlara uygulanan stoperler aracılığıyla oluşturulan vakum sayesinde elle de yapılabilmektedir.

İşleme başlamadan önce yağ dokusu içerisine özel bir solüsyon ile enjekte edilebilir. Bu sayede kanama olmadan daha kolay işlem yapılabilmektedir. İçermiş olduğu lokal anestezik ile girişim sonrası oluşacak olan ağrı da önlenmektedir. Bu yöntem ıslak teknik veya tümesan tekniği olarak isimlendirilir. Önceden uygulanan kuru teknik artık tamamen terk edilmiştir. Ultrasonik titreşimler ile önce yağların yumuşaması daha sonra da işlemin yapıldığı ultrasonik liposuction adı verilen bir teknik de bulunur.

❓ Liposuction Yapıldığında Acı Hissedilir Mi?

Liposuction ameliyatında herhangi bir acı hissedilmemektedir.

❓ Liposuction Ameliyatında Ağrı Hissedilir Mi?

Liposuction ameliyatı esnasında ağrı hissedilmemektedir.

❓ Liposuction Nerelere Uygulanmaktadır?

Genel olarak kolların arka ve iç kısımlarına, kalça, basen, uyluk, üst iç kısım, karın, bel yan kısım, diz üstü, iç, dış bölgeleri, ayak bileği, iç ve dış kısım, gıdı, kulakların alt ve ön bölgesine uygulanmaktadır.

❓ Yağ Görülme Olasılığı Yüksek Bölgeler Hangileridir?

Göbek çevresi, karın, belin yan kısımları ve meme bölgesi, diğer bölgelerden daha fazla yağ görülme olasılığı yüksek bölgelerdir. Bazen gıdı, kulak önü ve altı, ense bölgelerinde de liposuction gerektirecek kadar yağ birikebilmektedir. Vücut da tek olarak ya da yaygın şekilde görülen yağ bezeleri tedavisinde liposuction tekniği kullanılabilmektedir.

Liposuction Fiyatları Nasıldır?

Liposuction fiyatları hastadan hastaya göre değişkenlik gösterir. Bazı hastalarda alınacak yağ oranı çok fazla iken bazılarında ise oldukça düşüktür. Hastaların talepleri ve doktorların tecrübeleri de liposuction fiyatlarına etki eden unsurlar arasındadır. Numaralarımız üzerinden bize ulaşarak liposuction fiyatları konusunda daha detaylı bilgi alabilir; dilerseniz randevu talep ederek doktorlarımız ile operasyon hakkında geniş kapsamlı bir görüşme gerçekleştirebilirsiniz.

Liposuction Kimlere Uygulanır?

Liposuction zayıflama yöntemi değildir. Kilosu normal ya da normalden biraz fazla olan ya da vücut bölgesinde diğer bölgelere göre daha fazla yağ birikimi olan kişiler için uygun bir tedavi yöntemidir. Yağ birikintisinin dışarıya doğru yapmış olduğu çıkıntılar vücut estetiğini bozar ve kişilerin ruhsal durumu üzerinde de olumsuz etkiler yaratabilir. Bu sayılan durumlar için yağ birikimleri spor yapılsa dahi kaybolmaz. Bu nedenle liposuction yapılması gerekir. Çünkü bu bölgelerde yağ dokuları karakter olarak diğer bölge yağ dokularından farklı olur.

Liposuction Kimlere Uygulanmaz?

Aşırı kilolu hastalara zayıflama amaçlı uygulanmaz. Doğumdan sonra karında meydana gelen çatlak ve sarkmaların giderilmesi için uygun bir yöntem değildir. Gerginliği kaybetmiş karna sahip olan hastalara uygulanabilir. Bir diğer anlamda gerginliği kaybetmeyen deride bu uygulama kesinlikle yapılmaz. Herhangi bir cerrahi girişim esnasında genel anestezi açısından risk taşıyan başka ciddi sorunları olan karaciğer, böbrekler, merkez sinir sistemlerini ilgilendiren kronik rahatsızlıklarda bu tür ameliyatlar sakıncalı olabilir.

Ameliyat Sonrası Dönemlerim Nasıl Geçer?

Ameliyat sonrası kişiler özel olarak yapılan korseleri giyerek hastaneden taburcu edilir. Bu korseler elastik başı ile alanda oluşacak olan kanamayı önler. Hematom ve seroma adı verilen kan ve sıvı birikimi önlenerek cildin tabakasına yapışmaya olanak sağlayarak deri yüzeyinin daha düzgün şekillenmesine olanak sağlar. Bu korselerin hiç çıkartılmadan kullanılması gerekir. Daha sonra ise aralıklarla çıkartılarak duş alıp korseyi tekrar yıkayıp giyerek 3 hafta kullanılmalıdır.

Özel Korse Çıkartılırsa Sorun Olur Mu?

Özel korse çıkartılırsa cilt derisinde kanama oluşabilmektedir. Bu nedenle korselerin çıkarılmaması tavsiye edilir.

Korse Ne Kadar Süre Kullanılmalıdır?

Özel korse 3 hafta kullanılmalıdır. İyileşme sürecine göre bu süre 2 aya kadar da uzayabilmektedir.

Kimler Liposuction Yaptırabilir?

Fazla yağlardan şikâyetçi olan ve daha estetik bir görünüme sahip olmak isteyen herkes liposuction uygulaması yaptırabilir. Operasyondan önce hastalar detaylı muayenelerden geçirilerek ameliyat için risk taşıyıp taşımadıkları tespit edilir ve sonrasında estetik operasyona alınırlar.

Liposuction Ameliyatı Ne Kadar Sürer?

Liposuction ameliyatı kullanılacak tekniklere ve hastaların vaka derecelerine göre değişkenlik gösterir. Liposuction uygulaması 1 saatte tamamlanabilen bir operasyondur ancak bu süre operasyonun niteliğine göre artabilir ya da azalabilir.

Liposuction Ameliyatı Sonrası İyileşme Süresi Ne Kadardır?

Liposuction operasyonu sonrası hastaların iyileşme süresi ortalama 1 ayı bulabilmektedir. Bu süreç zarfında korse takmanız gerekebilir. Tedavi sürecinin en iyi şekilde tamamlanabilmesi için doktorların tavsiyelerine ve önerilerine dikkat edilmesi gerekmektedir.

Ameliyat Bölgesinde Morluk Oluşur mu?

Ameliyat sonrasında tedavi edilen bölgede ödem, morluk oluşabilir ancak bu durum zamanla geçmektedir.

Ameliyat Bölgesinde Olan Morluk ve Şişlik Ne Kadar Süre Sonra Geçer?

En fazla 6-8 hafta içerisinde ödem gerilemekte, kalan az miktardaki şişlikler ise daha yavaş gerileme gösterebilmektedir.

Liposuction Ameliyatından Sonra İz Kalır mı?

Liposuction ameliyatında cerrahi işlemler yapılacaksa bölgede kesiler atılacağından operasyondan sonra birtakım izler kalması söz konusu olabilir. Ancak mikro girişler ile yapılan liposuction uygulamasında vücutta herhangi bir iz kalmamaktadır.

Liposuction Uygulaması Kalıcı mıdır?

Liposuction estetiği kalıcı bir uygulamadır ancak ameliyattan sonra hastaların bu kalıcılığı korumak adına dikkat etmeleri gereken birtakım hususlar vardır. Bunlardan en önemlileri düzenli beslenme ve spordur. Düzenli beslenen ve spor yapan hastalar bölgede yağlanma oluşmasını önleyecekleri için estetik operasyon kalıcı bir hale gelecektir.

Liposuction uygulamasından sonra ağrı meydana gelir mi?

Liposuction operasyonundan sonra bölgede hafif dereceli ağrılar meydana gelebilir. Bu ağrılar son derece normal olup doktorların yazacağı reçeteli ağrı kesiciler ile dindirilebilmesi mümkündür.

burun estetiği (1)

Burun Estetiği Ameliyatı (Rinoplasti)

Burun Estetiği Ameliyatı (Rinoplasti)

Burun Estetiği (Rinoplasti)

Yüz bölgesinin en önemli organlarından olan burun, estetik bakımdan bazı uygulamalar gerektirebilir. Birçok fonksiyonun kullanılmasını sağlayan burun üzerinde ayrıca burun estetiği yapılabilmektedir.

Farklı nedenlere bağlı olarak oluşan şekil bozuklukları bu operasyonla beraber giderilebilir. Nefes alma sorunları başta olmak üzere kaza ve buna benzer durumlar sonucunda oluşan kırıklar da burun ameliyatı ile ortadan kaldırılabilir. Elbette görsel açıdan da ön planda olduğu için kişiyi rahatsız eden şekil problemlerinin önüne geçilmelidir.

Burun Estetiği ve Özellikleri

Hastanın yüz ifadesinde ciddi değişiklikler sağlayan burun estetiğinin ayrıca farklı aşamalardan oluştuğu unutulmamalıdır. Burun bölgesini tekrar şekillendirmek amacıyla yapılan bu uygulama ile beraber burun ucuna yeni bir şekil verilebilir. Ayrıca burun büyütme ve burun küçültme işlemleri de yapılabilir. Ek olarak burun etlerinin alınması için de burun estetiği uygulamalarından yararlanılabilmektedir.

Operasyonda kullanılacak olan malzemeler önemlidir. Anestezi ve klinik şartları bu bakımdan kontrol edilmeli ve işlem sırasında hastalar için özel atellerin kullanılıp kullanılmayacağı önceden araştırılmalıdır. Tüm bu süreçler hastanın iyileşme süreci için oldukça önemlidir.

Tamamen kişiye özel olarak planlanan burun estetiği operasyonları hastalara örnek profillerin sunulmasıyla başlar. Ayrıca hastaya uygun olan burun yapısına yüz hatlarıyla karşılaştırılmasından sonra karar verilir ve gerekli bilgiler paylaşılır.

Söz konusu operasyon sadece estetik amaçlı değildir. Burun, akciğere giden havanın kalitesinden sorumludur. Bu yüzden nefes alıp verme sürecinde daha sonraları farklı bir sorunla karşılaşmamak amacıyla burun estetiği yapılabilmektedir.

Kimler Burun Estetiği Yaptırabilir?

Burun estetik operasyonunu tercih etmesi gereken bazı hastalar vardır. Aynı şekilde bazı hastaların burun estetiğine başvurduğu gözlemlenmektedir. İlk olarak doğuştan gelen sorunlar nedeniyle burun şeklinin güzel olmaması, burun estetiği yaptırmak için geçerli bir sebeptir. Güzellik kavramı her ne kadar göreceli olsa da burun yapısının güzelliği etkilediği düşünülüyor. Bu yüzden özellikle de kadınların bu konuda çok hassas oldukları biliniyor.

Doğuştan gelen sorunların yanı sıra sonradan oluşan problemler nedeniyle de burun ameliyatı yapılabilmektedir. Travma ve kazalar sonucunda ve çocukluk çağında çarpma ya da düşme gibi durumlar, burunda kırılmalara neden olabilir. Sağlıklı nefes alıp vermeyi de etkilediği için mutlaka burun ameliyatına başvurulmalıdır. Erişkinlik döneminde yaşanan kazalar da burun şeklini bozabilir. Ya da boks ile uğraşan kişilerin de bu sorundan şikâyetçi olduğu bilinir. Haliyle burun şeklini düzeltmek ve nefes alma ile ilgili sağlık sorunlarını da ortadan kaldırmak isteyen herkes burun estetiği operasyonuna başvurabilir.

Burun Estetiği Öncesi Dikkat Edilmesi Gerekenler

Burun estetiğinden önce hastalar bazı durumlara dikkat etmelidir. Cerrahın da bu süreçle ilgili hastalara detaylı bilgi vereceği unutulmamalıdır. İlk olarak doktorun tavsiyelerine göre hareket edilmesi ve gerekli olan tıbbi sağlık taramalarının yaptırılması gerekir. Hastalarda bazı tahlillerin yapılmasıyla başlayan bu süreçten önce soğuk algınlığı, nezle ve grip gibi hastalıklar, burun operasyonları için engel oluşturabilir. Bu nedenle anestezi kontrolünde doktorunuza mevcut rahatsızlıklarınız hakkında net bilgi vermenizde yarar var.

Yine operasyondan önce her estetik uygulamasında olduğu gibi kan sulandırıcı gıdalar ve ilaçlar tüketilmemelidir. En az 10 gün öncesinden aspirin ve bitkisel içerikli ilaçların kullanımı kesilmelidir. Bitkisel içerikli ürünler kanama durumunu artırdığı için kesinlikle tavsiye edilmez. Kadınlardaki âdet dönemi bu operasyona engel değildir ve yine de gerekli tetkiklere göre cerrah karar verecektir.

Burun estetiğinden önceki en önemli durum, sigaranın bırakılmasıdır. İyileşme sürecini geciktiren sigara ayrıca ameliyattan sonra ciddi ağrılara da neden olabilir. Yine burun estetiği öncesinde doktora danışmadan herhangi bir ilaç kullanımı yapmamanız ve operasyona girerken jöle, oje ya da saç spreyi kullanmamanız gerekmektedir.

Burun ameliyatı öncesinde hastalarda değerlendirilen bazı ana faktörler bulunmaktadır. Bu süreçte ilk olarak burun ucuyla dudak arasındaki açı kontrol edilir. Kadınlarda bu açının 110, erkeklerde ise 80 derece olması gerekir. Ayrıca kıkırdak ve kemikten oluşan ve burun bölgesine yandan bakıldığında belli olan kambur yapılar da burun estetiğinde değerlendirilir. Ek olarak burun genişliği ve burnun alın bölgesiyle yaptığı açı da genel olarak kontrol edildikten sonra operasyona karar verilir.

Burun Estetiğinde Genel Prensipler

Burun estetiğine başlamadan önce her cerrahın genel prensipleri bulunmaktadır. Bunlardan ilki hastanın yüz hatlarıyla uyumlu olan ve bakıldığı zaman estetik olduğu anlaşılmayan bir operasyon gerçekleştirilmesidir. Çünkü pek çok hasta estetik ameliyatı olduğunun belli olmamasını istemektedir. Buna ek olarak burun ana çatısına zarar vermeden estetik işleminin yapılması şarttır. Yani burun estetiği sonrasında burun deliklerinin daralması ya da burun çatısının çökmesi gibi durumlar yaşanmamalıdır. Asıl amaç var olan burun yapısının daha güzel bir hale gelmesini sağlamaktır. Bunlara ek olarak nefes alma fonksiyonunun da korunması gerekir.

Burun operasyonlarında kıkırdak ve kemiklere şekil verilebilmektedir. Fakat bu süreçte burun derisine müdahalede bulunulmaz. Bu durumun sebebi, burundan yapılacak derinin çıkarılması sonucunda kalıcı izlerin oluşmasıdır. Ayrıca ameliyat sürecinde kıkırdak ve kemiklere şekil verildikten sonra burun derisi yeni şekline uyum sağlayacaktır. Bu sayede yeni iskelet de oldukça güzel görünecektir. Burun derisi kalın olanlarda bu uyum genelde sağlanamayabilir. Yine de burun estetiği operasyonundan uygun sonuçlar alınmaya çalışılmaktadır.

Burun Estetiği Nasıl Yapılır?

Öncelikle burun yapısında detaylı bir inceleme yapılır. Daha sonra hastalar ameliyata uygun hale getirilir. Ayrıca hasta için en uygun burun şekli tespit edildikten sonra karakteristik özelliklere göre burun şekli belirlenmiş olunur. Hastanın taleplerinin tıbbi anlamda yapılabilir olması önemlidir. Genel anestezi altında 1 ile 4 saat arasında yapılan burun estetiği, burun deliklerinden atılacak kesilerle başlar. Daha sonra burun ucu, burun sırtı ve burun içerisindeki şekil bozukluklarının düzeltilmesiyle devam eder. Ameliyattan sonra morarma ve şişlik olmasını engelleyecek tedbirler de alınmaktadır.

Burunda yer alan kıkırdak doku ve kemiklere zarar verilmeden tüm işlemler yapılmaktadır. Operasyon sona erdiğinde ise burun deliklerinin iç kısmına tampon bırakılır. Sırta ise alçıdan yapılan atel konulur. Farklı bir komplikasyon görülmediği takdirde hastaların aynı gün içinde taburcu olduğu unutulmamalıdır. Elbette ameliyattan sonra yüz bölgesinde şişlik, kas ve baş ağrısı ile burunda halsizlik gibi durumlar ortaya çıkabilir.

Burnun tekrar şekillendirilmesi işleminde burunda uygulanan teknikler farklı olabilir. Burun derisi, ameliyatla oluşturulan çatının üzerine adapte edilir. Birçok plastik cerrah, burun estetiği yaparken açık teknik kullanmaktadır.

Burun Estetiği Sonrasında Dikkat Edilmesi Gerekenler

Ameliyattan sonraki ilk sabah göz çevresinde morluk ve şişlik görülebilir. Ayrıca estetik operasyondan sonra uygulanan buz kompresi ve morluk engelleyici krem sayesinde en fazla 3 güne kadar bu şikâyetler sonlanacaktır. İlk günlerde kabuk ve ödem nedeniyle rahat solunum yapılamayabilir. Cerrahlar krem ve sprey kullanımlarına hastaları yönlendireceği için herhangi bir sorun yaşanmayacaktır.

Burun estetiğinden sonraki ilk 24 saatte yüz şişliğinin yanı sıra burun ağrısı da yaşanabilir. Bu ağrılara baş ağrısının eşlik etmesi halinde cerrahın önerdiği ağrı kesiciler kullanılabilir. Ek olarak ilk gün hastanın başı yüksekte olacak şekilde günü oturarak geçirmesi gerekir.

Göz çevresindeki şişliklerin 3. günden sonra azalması ve 4. günden sonra tamamen kaybolması beklenir. Estetik burun operasyonu geçiren bir hasta ilk 2 gün istirahat etmelidir. Ayrıca çok yorucu olmayan bir iş hayatı var ise gündelik yaşama dönebilir. Ancak efor gerektiren hareketlerden kesinlikle uzak durulmalıdır. Bu nedenle yüzme, koşma veya jimnastik gibi hareketlerden mutlaka kaçınmak gerekir.

Operasyondan sonraki 8 hafta boyunca burun bölgesinin çarpma ve darbelerden korunması gerekir. Bu nedenle saç ve yüz yıkanırken nazikçe hareket edilmelidir. Aynı durum masaj yaparken de geçerlidir. Cerrahın onayına göre kontak lens kullanımı yapılabilir. Burundaki atelin çıkarılmasının ardından 2 ay boyunca gözlük kullanmamak gerekir.

Burun Estetiği Sonrasında Bakım Nasıl Olmalı?

Bu süreçte ilk olarak burun içindeki tamponlar hastayı rahatsız edebilir. Bu dönemde ağızdan nefes almaya çalışmanız daha uygun olacaktır. Doktorunuz gerekli gördüğü zamanda tamponları burnunuzdan çıkaracaktır. Elbette bu dönemde yeteri kadar da sıvı almanız gerekir. Su ve meyve suyu gibi hafif içecekler, ağız kuruluğunu önleyecektir. Tüketim sırasında ise kolay çiğnenebilen yumuşak gıdalar tüketmelisiniz.

Burun estetiği sonrasında doktorun verdiği ilaçlar dışında farklı bir ilaç kullanılmamalıdır. Özellikle de aspirin gibi kan sulandırıcı ilaçlardan uzak durulmalıdır. Burundaki pansumanın zarar görmemesi için başınızı sürekli yüksekte tutmanız gerekir. Aynı durum uyku halinde de geçerlidir. Operasyon sonrası burundan az miktarda sıvı gelebilir. Açık kırmızı veya pembe olabilen bu sıvının artması halinde mutlaka doktorla iletişime geçilmelidir.

Operasyondan çıkan hastaların burnunda iki kat plaster ve tek kat atel bulunacaktır. Bunlar, buruna şekil vermek için kullanılır. Ayrıca burun yapısının korunması için de önemlidir. Pansumana dokunulmaması gerektiği de unutulmamalıdır. Zaten 1 hafta içinde pansuman yapılarak burun bölgesine takılan atel doktor tarafından çıkarılacaktır.

Yine bu süreçte burun silinmemeli ve burun deliklerine dokunulmamalıdır. Balıkçı yaka giyecekler ve tişörtler de burun bölgesine zarar verebileceği için iyileşme sürecinde giyilmemelidir. Diş fırçalarken de hastalar dikkatli olmalıdır. Dudakların büzülmemesi bu süreçte önemlidir.

Operasyondan sonraki ilk 1 ay, güneş ışığına maruz kalınmamalıdır. Ayrıca burun dışında yer alan pansumanlar çıkarıldıktan sonra çevre dokularda renk değişimi ve az miktarda şişme meydana gelebilir. Kendiliğinden düzelecek bu durumlar için herhangi bir müdahalede bulunulmamalıdır. Tamponların çıkarılmasından sonra günde 2 kez kulak temizleme çubuğu ile burun deliklerinizi temizlemeye başlayabilirsiniz. Ancak tamponların alınmasından sonra da burun tıkalı olacaktır. Bu nedenle burun estetiği pansumanından sonraki ilk 10 gün burun sümkürülmemelidir.

Burun Estetiği Sonrasında Yaşanabilecek Problemler

Burun estetiğinden sonra ameliyata bağlı olan bazı riskler oluşabilir. Erken dönem sorunlarda kanama, enfeksiyon ve darbeye bağlı şekil bozukluğu görülebilir. Kanama, ameliyattan sonra burun deliklerinden sonra sızıntı halinde olabilir. Genelde burun ucuna bırakılacak gazlı bir bez yardımıyla bu durum kontrol altına alınabilir. Ayrıca ilk 48 saat boyunca da kanama beklenebilir. Damlama halinde olan bu kanama riskini azaltmak için kan sulandırıcı ilaçlar ile bitkisel karışımlar tüketilmemelidir.

Her estetik işlemden sonra enfeksiyon riski bulunmaktadır. Nadiren de olsa burun estetiği sonrasında enfeksiyon görülebilir fakat cerrah önerisiyle kullanılacak antibiyotikler bu sorunun önüne geçmenize yardımcı olacaktır. Son olarak darbeye bağlı şekil bozukluğuyla da karşılaşılabilir. Bu nedenle darbelere karşı dikkatli olunmalıdır.

Estetik sonrasında geç dönem sorunları da ortaya çıkabilir. Bunlar burun şeklinin talebi karşılamaması, solunum problemleri, doku kaybı ve his değişiklikleri şeklinde sıralanır. Doku kaybı, ameliyat kaynaklı oluşabilir. Bazen de yaralara yeteri kadar müdahale edilmemesinden dolayı iyileşmeyi geciktirebilir. Cerrahlar bu nedenle sigara tüketiminin sonlandırılması gerektiğini sürekli hatırlatacaktır. His değişiklikleri de yaşanabileceği için geçici his kayıplarında hatalı davranışlarda bulunulmamalıdır.

Burun Ucu Estetiği

Burun estetiği sırasında uygulanabilen burun ucu estetiği, burun ucundaki sorunların giderilmesi amacıyla tercih edilir. Burundaki kıkırdak ve kemik dokusunda herhangi bir değişiklik yapmadan uygulanan bu işlem genelde burun sırtında eğrilik ve kemerli burun yapısı varsa uygulanır. Başarıyla uygulanan burun estetiği işleminde olduğu gibi tüm aşamalar ameliyattan önce değerlendirilir ve hastaya gerekli bilgiler aktarılır.

Burun Ucu Estetiği Kimlere Uygulanır?

Hastanın taleplerine bağlı olarak yapılan ve burun estetiği operasyonları arasında olan burun ucu ameliyatı, çıkık ve büyük burun görünümüne sahip olan hastalara uygulanır. Estetik işlemiyle beraber burun ucuna tıbbi materyaller enjekte edilir ve başarıyla sonuçlanır.

Burun Estetiği Hakkında Sıkça Sorulan Sorular
Burun estetiğinde hangi yöntem kullanılıyor?

Genelde açık teknik kullanılır. Çünkü burun  yapısına ve burun kanatlarına ancak açık burun ameliyatı ile başarılı müdahalelerde bulunulabilir.

Burun estetiği sırasında acı hissedilir mi?

Bu işlemde herhangi bir ağrı ya da sızı hissedilmez. Çünkü işlem genel anestezi altında uygulanır.

Burun estetiğinden sonra iz kalır mı?

Operasyonun tekniğine bağlı olarak işlemden sonra iz kalmaz.

Burun estetiğinden sonra normal hayata ne zaman dönerim?

Hastaların normal hayata dönmesi tamamen operasyonun sonuçlarıyla ilgilidir. Genelde bu süre birkaç günü bulmaktadır.

Burun estetiğinden önceki akşam neler yapılmalı?

Hastalar gece 12’den sonra yemek tüketimini bırakmalıdır. Ayrıca uzun bir süre duş alınamayacağı için işlemden önceki gece duş alınması önerilir.

Burun estetiğinde narkoz kullanımı zorunlu mu?

İşlem sırasında genel anestezi tercih edilir. Bazı durumlarda lokal anesteziden de yararlanılabilir.

Burun Estetiği Fiyatları 2018

Burun Estetiğinde önemli olan faktör yıl yıl fiyatların değişimi değildir, yüz yapınıza uygun burun estetiği yöntemi seçilerek buna göre fiyatlandırmak daha doğru olacaktır. Örnek yüz yapınıza uygun olan burun estetiği yöntemi "kapalı" ise; "finesse" yöntemine göre daha farklı bir fiyat skalası ile karşılaşabilirsiniz. Doktor ve uzmanlarımız yüzünüz için en uygun burun estetiği yöntemini belirleyerek, en iyi sonucu almanıza yardımcı olacaktır.

Burun Estetiği Fiyatları 2019

2019 Burun Estetiği fiyatları da bir önceki yıla göre değişim yaşamamakla birlikte yüzünüz ile en uyumlu estetik operasyon yöntemini belirleyerek fiyatlandırma skalasına dahil olmaktadır. Uzmanlarımız ve doktorlarımız yüz şekliniz için en ideal burun estetiği yöntemini belirlemektedir.

Burun Estetiği Sonrası

Burun estetiği sonrası görüntülerine ve burun estetiği sonrası videolarını görüntüleyebilmek için, Youtube ve Sosyal medya kanallarımızı ziyaret edebilirsiniz, Burun estetiği sonrası süreci ise; Hemen operasyonun ertesi günü göz çevresinde morluklar ve şişlikler görülebilmektedir. Uygulanan buz masajı ile birlikte 1.günden sonra şişlik ve morluklar yavaş yavaş azalarak tamamen kaybolmaktadır.

Burun Estetiği Fiyatları Ekşi

Bir çok burun estetiği araştırmacısı Ekşi Sözlük,Uludağ Sözlük gibi Türkiye'nin önde gelen sözlük sitelerinden ilgili operasyonları araştırmaktadır. Haklı olarak en doğru sonucu ve en iyi doktoru belirlemek istiyorsunuz. Bu konuda Milano Klinik ailesi olarak endişelerinize son veriyoruz. Operasyon sürecinin başından sonuna kadar koordine ederek en kaliteli, en doğal sonuçlarla sizleri uğurluyoruz.

Burun Estetiği Fiyatları Devlet Hastanesi

Burun Estetiğinde Devlet hastaneleri'de bir diğer alternatifiniz olabilmektedir. Buradaki asıl araştırılması gereken nokta ise yapılan işlemler, kullanılan teknolojiler ve gerçekten hekimin kalitesi, Milano klinik olarak İtalyan sanatını benimseyip avrupa'nın her köşesindeki en son teknolojiyi Türkiye'ye taşımaktayız.

Burun Estetiği Sonrası Ay Ay Değişim

Burun Estetiği sonrası ay ay değişimler için sosyal medya kanallarımızdan ve misafirlerimizin bireysel profillerini takip ederek gerekli süreçleri takip edebilirsiniz. Aynı zamanda rutin kontrollerinizi Milano klinik ailesi olarak atlamadan günü geldiğinde sizlere haber vererek bildirmekteyiz.

En İyi Burun Estetiği

En iyi burun estetiği merkezleri arasında gösterilmekten gurur duyuyoruz. Türkiye'nin önde gelen kurumlarından birisi olarak, Estetik alanında bir çok ünlü ve ekran karşısında yer almış misafirlerimizi ağırladık. %100 misafir memnuniyeti ile yolumuza devam etmekteyiz.

meme dikleştirme estetiği (1)

Meme Dikleştirme Estetiği

Meme Dikleştirme Estetiği

Meme Dikleştirme

Göğüslerde deformasyon ve sarkma gibi durumlar kadınları oldukça rahatsız eder. Özellikle de dokusunda yeteri kadar kas içermeyen göğüsler aynı zamanda doğum, sık kilo alıp verme, yer çekimi ve emzirme gibi faktörlerden ötürü zamanla dik görünümünü kaybeder. Bu tür durumlarda meme dikleştirme estetiği yapılarak estetik açıdan daha güzel bir görünüme sahip olunabilir.

Memeler yaşa bağlı olarak yer çekiminin de etkisiyle zamanla elastikiyetini kaybetmektedir. Bu durum sarkmalara neden olur. Sarkan memeler ameliyat dışı yöntemlerle dikleştirilmeye çalışılsa da bu durum kalıcı olmaz. Kadınlar bu süreçte göğüslerine bakarak bu operasyona ihtiyacı olup olmadığını da anlayabilir. Meme uçları, eğer meme katlantı çizgisinin üstünde ise sorun yoktur. Bu durumun tam tersinin yaşanması halinde meme sarkıklığından söz edilebilir.

Meme Dikleştirme Estetiği

Göğüs dikleştirme operasyonu, vücut ölçüsüyle uyumlu olan memelerin elde edilmesi amacıyla yapılır. Bu kapsamda meme dikleştirme ameliyatı oldukça güzel sonuçlar verir.

Sadece uzman plastik cerrahlar tarafından uygulanan bu operasyonda ilk olarak göğüslerin yapısı ve şekli incelenir. Daha sonra memelerdeki fark tespit edilir. Eğer asimetri sorunu var ise gerekli tetkikler yapılarak ameliyat kararı alınabilir.

Normal şartlarda kadınların her iki göğsü birbirinden farklıdır. Ancak sarkıklık oranının net olarak tespit edilmesi için meme alt çizgisi üzerinden kontrol yapılır. Meme çizgisinden meme başının ne kadar aşağıda olduğu belirlendikten sonra hastalara bilgi verilir.

Meme Sarkmasının Nedenleri

Göğüs sarkması en çok yaş faktörüyle ilgilidir. Yaşın ilerlemesi aynı zamanda hormonal değişimlere neden olduğu içi meme dokusunda da azalmaya sebep olur. Göğüsler bu değişimlerle beraber zamanla boşalmaya başlar. Sonuç olarak sarkma durumları ortaya çıkar.

Emzirme dönemi ve gebelik süreci de memelerin sarkmasında etkilidir. Çünkü göğüslerdeki süt kanallarının dolduktan sonra boşalması, göğüslerde deforme yaşanmasına sebep olur. Elbette yer çekimi de bu süreci etkiler. Doğal etkilerden olan yer çekimi, zamanla göğüslerin aşağı doğru sarkmasına sebebiyet verir.

Bazı kadınların erken yaşta meme sarkmasıyla karşılaştığı bilinmektedir. Bunun asıl nedeni genetik faktörlerdir. Göğüsleri taşıyan ve dik durmasını sağlayan dokuların zayıflaması da erken yaşta göğüs sarkmasını tetiklemektedir.

Memedeki Sarkmanın Derecesi Önemli mi?

Göğüslerdeki sarkmalar sınıflandırılmıştır. Genel olarak meme başı, meme alt çizgisinin daha aşağısında bulunuyorsa ya da meme altı kıvrımının hizasında ise göğüste sarkma var demektir. Mevcut sarkıklığın göğüs altı çizgisinde ya da yakınında ise birinci dereceden sarkma vardır. Buna aynı zamanda hafif sarkma adı verilir. Böyle bir sarkmada areola çevresinden bir doku alınır ve meme dikleştirme işlemine başlanır.

Meme başının, meme altı çizgisinden 1 veya 3 cm aşağıda olması, ikinci dereceden yani orta sarkıklığın habercisidir. Bu tür durumlarda da fazla deri çıkarılır ve göğüs dikleştirme estetiği yapılır. Ayrıca areola çevresine bir kesi atılacağı için göğüs altına doğru inen bir kesi de atılmaktadır. Son olarak meme ucunun meme altı çizgisinden 3 cm aşağıda olması durumunda ileri derece sarkmanın olduğu anlaşılır.

Üçüncü dereceden meme sarkmasında ters ‘T’ şeklinde mastopeksi uygulanır. Meme altında da yatay bir izin kalmasına neden olan bu işlem sonrasında meme sarkıklığı giderilebilmektedir. Genelde yuvarlak bir koni şekli verilir.

Meme Dikleştirme Ameliyatı Hazırlık Süreci

Her estetik operasyondan önce dikkat edilmesi gereken bazı durumlar vardır. Ayrıca cerrahlar bu süreçte hastaya beklentilerini de sormak durumundadır. İşlemden önce ailede kanser ve buna benzer hastalıkların olup olmadığı araştırılır. Hastaların ilaç kullanımları, alkol ve sigara alışkanlıkları ve sistemik bir hastalığın olup olmadığına da bakılır. Hastalar da meme dikleştirme ameliyatı öncesinde cerraha işlemden önceki ve sonraki süreci mutlaka danışmalıdır. Genelde lokal anestezi yöntemiyle yapılan bu ameliyat ortalama 2 saat sürmektedir.

Göğüslerin muayenesi yapılırken ilk olarak sarkıklık miktarına bakılır. Ayrıca memelerin büyüklüğü de bu süreçte kontrol edilir. Tüm bu durumlar dikkate alınarak dikleştirme işleminde kullanılacak olan teknik belirlenir. Göğüslerdeki sarkma oranının fazla olması, işlemden sonra memelerde kalacak olan izin fazla olması demektir. Bu nedenle kesi izlerini sorun yapmayacak kişilerin göğüs dikleştirme estetiğine başvurması gerekir.

Sarkıklık ve gevşeklik oranı hafif dereceli göğüslerde, meme çevresindeki halkadan fazlalık olan kısım çıkarılır. Daha sonra meme başı da olması gereken yere alınır. Bu süreçte meme başı çevresinde halka şeklinde iz kalır.

Sarkıklık ve gevşeklik seviyesi orta ve ileri derecede olan göğüslerde ise meme başındaki fazlalık deri halka şeklinde kesilir ve çıkarılır. Alt kısımdan da meme dokusu toparlanır. Daha sonra kesi yerleri kapatılır. Bu işlemde meme başında iz kalmaktadır.

Meme Dikleştirme Ameliyatı Nasıl Yapılır?

Meme ve göğüs dikleştirme ameliyatında sarkık olan dokunun yeniden şekillendirilmesi amaçlanır. Bu süreçte fazlalık olan deri çıkarılır ve meme ucu da olması gereken bölgeye taşınır. Genel anestezi altında da uygulanan bu işlem ortalama 2 saat sürmektedir. Sarkıklığın derecesine göre farklı tetkiklerden de yararlanılabilir.

Operasyondan sonra memede iz kalır. Ayrıca meme ucunda bulunan ve areola olarak adlandırılan renkli alan etrafına kesi atılabilir. Ya da bu kesiye başvurmadan meme ucundan aşağı doğru kesiler uzatılabilir. Gevşemiş ve sarkmış olan göğüslere tek başına protez uygulanması, göğüslerde yeteri kadar dikleştirmeyi sağlamadığı için deri fazlalıkları alınarak meme dikleştirme yapılabilmektedir.

Meme Dikleştirme Ameliyatı Sonrası

Ameliyattan sonra gövde kısmına bandaj sarılmaktadır. Ayrıca hastalara korse giydirilmektedir. Anestezi etkisinden sonra hafif ağrılar hissedilebilir. Ancak bu ağrıları dindirmek amacıyla cerrah tarafından ağrı kesici ilaçlar yazılır. Öte yandan meme dokusunda sertleşme, uyuşukluk, morarma ve buna benzer durumların yaşanabileceği de unutulmamalıdır. Ancak birkaç hafta sonra bu durumların tamamı ortadan kalkacaktır.

Genelde rahat geçen göğüs dikleştirme ameliyatı sonrasında protez bırakılan hastalarda, kol hareketlerinde birkaç gün kısıtlanma olabilir. Ayrıca pansuman sürecinde sporcu sütyeni kullanılmaktadır. 2 ay kadar kullanılan sporcu sütyeninden sonra hasta normal sütyenler kullanabilir. Kesi bölgesine atılan dikişler ise 15. gün alınmaktadır. Hastalar doktorun izniyle beraber 1 hafta sonra işe dönebilir. Ayrıca 3 ay herhangi bir ağır spor aktivitesi yapılmamalıdır. Ek olarak gebelik ve emzirme gibi durumların yaşanmasında da sarkıklar tekrar ortaya çıkabilir. Bu nedenle ameliyattan önce ihtiyacınız olan tüm bilgilere ulaşmanız önemlidir.

Ameliyat sonrasındaki ilk hafta gözlemlenen değişiklikler aşağıdaki gibidir:

  • Meme dikleştirme estetiğinden sonraki gün ayağa kalkıp dolaşılabilir.
  • Üçüncü günden sonra daha rahat hareket edilebilir.
  • Ağırlık kaldırmak, aşırı eğilmek ya da gerinmek gibi aktivitelerden uzak durulmalıdır.
  • Göğüs bölgesine bir süre baskı uygulanmamalıdır.
  • Ameliyattan sonra takılan drenler, ikinci gün çıkarılmaktadır.

İlk 3 gün memelerde sertlik ve ağrı hissedilebilir. Tamamen geçici olan bu süreç, doktor kontrolüyle beraber ortadan kaldırılacaktır.

İşlemden sonraki 2. ve 6. hafta arasında aşırı aktivitelerden uzak durmak kaydıyla gündelik yaşama dönülebilir. Ayrıca ilk 3 hafta memelerin dikkatli bir şekilde korunması gerekir. Buna ek olarak ameliyattan sonraki ilk 15 gün cinsel ilişkiden uzak durulmalıdır. Yine 15 güne kadar meme dokusunu destekleyen sporcu sütyeni kullanılmalıdır. Meme ucunda yaşanabilecek his kayıpları da ilk hafta sonunda eski halini alacaktır.

Meme Dikleştirme Ameliyat Karnesi

Operasyon Süresi 1 - 1,5 Saat
Operasyon Yeri Hastane
Anestezi Türü Genel
Ağrı Sızı Az veya Hiç
İşe Başlama 4-7 Gün
İlk Banyo 4 Gün
Tam İyileşme 1 Ay
Tekrar Gerektirir mi Hayır
Spor Kardiyo 30 Gün
İz Kalır Mı Hayır
Yaş Sınırı 18
Dikiş Alımı 4 Gün Sonra
Şişlik Morarma 3 Gün
Hastane de Kalma 1 Gün
Açık / Kapalı Teknik Doktora Bağlı
Operasyon Karnesi

Genel anestezi altında yapılan bu ameliyatın süresi genelde 2 saattir. Aynı gün taburcu olunabilmekle beraber 1 gece istirahat edilebilir. Ameliyattan sonraki ağrı sürecine bakıldığında ise ilk birkaç gün hafif sızlama hissedilmektedir. Aynı şekilde ilk günlerde kol hareketlerinde de ufak ağrılar yaşamaktadır. Genelde ağrı kesiciler ile bu ağrılar sona erdirilebilir. 5 ile 10 gün arasında morarma ve şişme görülebileceğinden panik yapılmamalıdır.

Meme dikleştirme ameliyatı sonrasında takılan drenler, işlemden sonraki gün çıkarılmaktadır. Pansuman da 4. günde hastadan alınır. Yaklaşık 1 ay sporcu sütyeninin kullanılması gerekir. 10. günde dikişler alınmaya başlanır ve ilk hafta sonrasında hastalar işine geri dönebilir. Bu süreçte araç kullanmak isteyen hastalar da 4. günün sonunda kısıtlı hareketlerle araba sürebilir. Hastanın tam olarak spora başlama zamanı da 4 haftanın sonundadır.

Meme Dikleştirme Sonrasında Gündelik Yaşam

Hastaların ağır işlerde çalışması halinde 3 ay kadar istirahat edilmelidir. Buna ek olarak göğüs dikleştirme ameliyatı sonucu hastalar için kalıcı olmayabilir. Ancak göğüsler yakalanan formu uzun süre koruyabilmektedir. Fakat yaşın ilerlemesi başta olmak üzere emzirme, kilo alıp verme, gebelik ve yer çekimi nedeniyle dikleştirme operasyonundan sonra yeniden sarkmalar meydana gelebilir. Tüm bu süreçler, operasyonun uzun süreli etkisini koruyamadığını göstermektedir. Yine de yukarıda sıralanan faktörler ne kadar geç yaşanırsa, işlemin sonuçları da o kadar kalıcı olacaktır.

Meme Dikleştirme Ameliyatının Komplikasyonları

Günümüzdeki her operasyondan sonra bazı komplikasyonlar gelişebilir. Elbette estetik operasyonlar genelde başarılıdır ancak bazı riskleri beraberinde getirir. Cerrahlar oluşabilecek kanama ve enfeksiyon durumlarında mutlaka bilgilendirilmelidir. Yapılacak müdahaleler ile sorunlar kontrol altına alınabilir. Bunlarla beraber meme dikleştirme ameliyatı komplikasyonları; geç yara iyileşmesi, göğüslerde sertlik, emzirme sorunları, alerjik durumlar ve asimetri gibi sorunları beraberinde getirebilir.

Emzirme Riski:

İşlemden sonra süt kanallarının zarar görmemesi, bayanlarda emzirme sorununa neden olmaz. Sarkıklık durumu yüksek olan göğüslerde meme başı yer değiştireceği için süt kanalları bu durumdan etkilenebilir. Haliyle emzirme riski de ortaya çıkabilir.

Göğüs Hastalıkları:

Ameliyat süreciyle herhangi bir ilgisi olmayan meme hastalıklarıyla beraber meme kanseri oluşma riski de vardır. Bu nedenle hastaların düzenli bir şekilde göğüs kontrolünü yaptırması her zaman önemlidir. Ayrıca meme dikleştirme estetiği herhangi bir kanser riski taşımamaktadır. Ancak genetik faktörlerden kaynaklı ailesinde göğüs kanseri olan bir bireyin bu tür kontrolleri zamanında yaptırmasında yarar var.

Alerjik Durumlar:

Meme dikleştirmenin ardından kullanılan dikiş malzemeleri, flaster ve pomat gibi ürünlerden dolayı bazı hastalarda alerjik durumlar ortaya çıkabilmektedir.

Yaraların Geç İyileşmesi:

Ameliyatlı hastaların meme başında veya göğüs derisindeki yaraların geç iyileşmesi gibi durumlar yaşanabilmektedir. Bu yüzden pansuman sürecinde hastanın ihtiyacı olan tüm işlemler yapılmalıdır. Ayrıca aşırı sigara tüketimi de yaraların geç iyileşmesinde etkilidir. Sigara tüketimi ameliyat sürecinden önceki 15 güne kadar bırakılmalıdır.

Göğüslerde Sertlik:

Göğüs içinde yer alan yağ nekrozu nedeniyle meydana gelen sertlikten dolayı memelerde sertlik oluşabilir.

Göğüs dikleştirme ameliyatı sonrasında enfeksiyon ve kanama riski de bulunmaktadır. Ciddi bir kanamanın ortaya çıkma olasılığı elbette azdır. Bu kanamalar genelde memenin bir köşesinde biriken kanlarla ortaya çıkmaktadır. Cerrahlar bu tür durumlarda kanamayı durdurmak için yeniden ameliyathaneyi kullanabilir. İşlemden yaklaşık 5 gün sonra meme çevresinde tek taraflı bir şişlik yaşanıyorsa, bu durum enfeksiyon habercisidir. Söz konusu enfeksiyonun temizlenmesi gerektiğinden, hastalara antibiyotik reçete edilmektedir.

Enfeksiyon ve kanama riskiyle beraber cilt kaybı da görülebilmektedir. Nadir olan bu komplikasyon, işlem sonrasında görülmektedir. Göğüs derisinin siyah bir renge dönüşmesi ve uzun süre pansuman gerektirmesi, cilt kaybının varlığını gösterebilir. Ayrıca ölü cildin bu süreçte hızlı bir şekilde temizlenmesi gerekmektedir. Tüm bu süreçlerin aslında ameliyattan sonraki ilk 1 hafta içinde gerçekleşebileceği unutulmamalıdır.

Meme Dikleştirme Ameliyatından Sonra Tekrar Sarkma Olur mu?

Ameliyatın ardından meydana gelebilecek kilo değişimleri ile beraber gebelik durumları sarkmaları beraberinde getirebilir. Bu nedenle meme kaldırma işleminin genelde çocuk yapmayı planlamayan ve vücut ağırlığı dengeli olanların yapmasında yarar var.

Meme Dikleştirme Ameliyatı Sonrasındaki İzler Kalıcı mı?

İşlem sonrasında yalnızca meme protezi kullanılan hastalarda, göğüs altında 3,5 santimetrelik küçük bir iz kalacaktır. Bu iz memenin altında kalacağı için hastaları genelde rahatsız etmeyecektir. Ancak göğüslerden deri alınacak olan hastaların meme başında T, L ya da I şeklinde iz kalmaktadır. Ayrıca göğüs başından aşağıya doğru inecek olan dik çizgilerin kısa sürede iyileştiği bilinir. Meme altındaki izler ise yandan ya da önden bakıldığında hemen fark edilmeyebilir.

Meme Dikleştirme ile Hangi Sorunlar Düzeltilemez?

Göğüs dikleştirme işleminde göğüslerin büyüklüğü değiştirilemez. Bununla beraber yuvarlak olan meme üst kısmında da ciddi değişiklikler yapılamaz. Ancak göğüslerin yuvarlak hatlara sahip olmasını isteyenler, operasyon öncesi cerrahlarla detaylı bir şekilde görüşmelidir. Bu görüşme sonrasında meme küçültme ya da meme büyütme operasyonlarından yararlanılacaktır. Ek olarak hastaların doku ve cilt kalitesi, meme dikleştirme sırasında değiştirilemez. Ameliyatın tek amacı, göğüslerin daha dik görünmesini sağlamaktır. Esnek cilde sahip olan hastalarda bir süre sonra yeniden sarkma olabileceği için uzun vadeli kalıcılık söz konusu olmayabilir.

Meme Dikleştirme Ameliyatı Hakkında Sıkça Sorulan Sorular

Meme dikleştirmede hangi anestezi kullanılır?

Bu operasyonda hastaya genel anestezi uygulanmaktadır. Sağlıklı bir meme dikleştirme operasyonu için doktorun işlemden önceki tüm tavsiyelerine dikkat edilmelidir.

Meme dikleştirme ameliyatına hazırlık süreci nasıl olmalı?

Eğer hasta 40 yaşının altında ise meme ultrasonografisi talep edilir. 40 yaş ve üzerinde olması halinde mamografi istenir. İşlemin yapılacağı gün hastanın kliniğe refakatçi ile gelmesi tavsiye edilir.

Bu ameliyat ile göğüsteki çatlaklar geçer mi?

Meme üstündeki ve meme başının çevresindeki çatlaklar bu operasyon ile giderilememektedir.

Göğüs dikleştirme sonrasında dikiş nasıl görünür?

Göğüs dikleştirme operasyonları farklı tekniklerle yapılmaktadır. Bu kapsamda işlemde sadece silikon protez kullanılmış ise 3,5 cm’ye kadar kesi atılmaktadır. Ancak bu kesi göğüs altında kaldığından dolayı hastayı rahatsız etmeyecektir.

Meme dikleştirmeden sonra ne zaman iyileşme sağlanır?

İşlemden sonra kesi bölgesinde hafif derecede ağrı hissedilebilir. Beklenen bir durum olan hafif ağrılar, ağrı kesicilerle anında kesilmektedir. Ayrıca hastanın birkaç hafta kadar spor yapmaması gerekir. Kolların da ağır aktivitelerde kullanılmamasında yarar var. Tüm bu süreçler iyileşme zamanını hızlandıracaktır.

Meme dikleştirme estetiği kimlere yapılır?

Bu ameliyat hormonal ve genetik sebepler başta olmak üzere gebelik ya da aşırı kilo alıp vermeden kaynaklı meme sarkıklığı olan kişilere yapılmaktadır.

Göğüs dikleştirmeden sonra gündelik yaşama ne zaman dönülür?

Göğüs dikleştirme operasyonundan çıkan hastalar genelde 1 hafta sonra gündelik yaşamına geri dönebilir. Ama ağır spor yapan ya da ağır bir işte çalışan hastaların minimum 3 ay kadar beklemesi gerekir. Çünkü bu süreçte bazı komplikasyonlar ortaya çıkabilir.

Meme dikleştirme ameliyatı kimler için uygundur?

Bu ameliyat için öncelikle 18 yaşından büyük olmak gerekir. Ayrıca göğüsleri sarkık olan ve bu durumdan kaygılanan hastalar için uygundur.

Teşvikiye mah. Hakkı Yeten caddesi No:11 Center:1 Kat:12 No:64 Terrace Fulya Residence

Copyright 2018 -2023 Milano Klinik ©  All Rights Reserved

footer1 (1)